Duygular gerçekten yoksa
Boşa gitmiş hayatlar
Bir kere dönüp ardına baksa
Gerçek olduğunu anlar
Koca yalnızlığını insanlık
O kadar eskiyim ki;
Öldüm, öldüm, dirildim
Buldum buluşturdum
Geleceğim geçmişimde
Insanla insanda
Insanlar geçip gittiler durmadan
Durup, izlemeden halici
Bekleyip, yemeden kefali
Bir aşıkları sevdim
Bir de balıkçıları
Aşıklar ele ele, merakla
Balıkçılar dip dibe, umutla
Yaşadık saatleri hayatla
O kadar eskiyim ki;
Dostlarım yıkık dökük
Yeni dostlar hep ruhsuz, hep sönük
Mızrap değer tele
Dokunur nağmeler her yere
Taşa, ağaca, masaya, kalbe
Bir yudum, bir yudum daha
Peşi sıra gelir
Bir daha bir daha
Yaşamak,koşmak, sevişmek, düşünmek
Yalnızken düşünür insan
Olmayacak her şeyi,
Ardından olur, ani ve hiddetli
Tıpkı mızrabın kanuna aşkı gibi
İNSANIM BEN İNSAN
Yeter ulan yeter
Insanım ben insan
Sevmek kanımda var
Sevilmek olduğu kadar
Umut etmek kanımda var
Sahip olduğum kadar
Insanım ben insan
Yalan söylemek kanımda var
Yalanları duyduğum kadar
Nefretim ben var oldukça var
Kinim kum kadar
Parmaklarım, parmaklarımla konuşuyor
Düşüncelerim küskün birbirlerine
Ayaklarım koşmaktan yoruldu
Ruhum kaçkın kendine
Çevremdeki insanlar çevremdeler
Çerçevenin gerisindeler, çepeçevreler
Yalnızlık elimde kalan tek mutluluk-suzluk
Hala görüyorum suni ilişkileri
Bitkileri bile yaşatamayacak
Varlığımı sürdüremeyecek,
Işe yaramayan gübreler köklerimde
Yalnızlık tek gövdem
Dallarımdan çıkar özlem
Gerçek toprağa, dosta
Olmadığım, olamayacağım tek varlığa
Kendime hasret
Beşiktaşta kahvaltıyla başlar
Bir vapur ve bir dergiyle devam eder
Martıları seversen simit almalısın
Izlemek yeter, gülhaneyi
Bir kafa çevirimiyle, kız kulesini
Haydarpaşaya geçerken selamlar
El pençe divan durmadan devam eder
Kargaşa daha fazla hoşnut edemez
Karnın tok, sırtın pekken
Ve düşüncelerin özgürken
Gelmişken kadıköye
Gitmemek olur mu hiç huzurun adresine
Bir başkadır istanbul
Bir gemi geçmiş aramızdan
Geçmemesi, olmaması gereken
Hevesle kaçtığın benden
Ardından el salladığım, dalgalanırken
Güneşte aydınlatamamış beni
Ne batarken, ne doğarken
Benliğim seni ararken
Son yudum biram
Son sarılmam sen
Son öptüğüm dudak
Son kokladığım ten
Özlenen, biten her şey gibi
Çekilen acısıyla sen
Yağmur yağdı yetmedi
Kötü başlayan gün bitti bitti bitmedi
Yolculuk sürdü, köylere dağlara, ovalara
Keşfin en güzeli sen oldun, ben oldum
Gökyüzünün en güzel olduğu ansın
Yalnız yalnzılığıma yalnızlığınla yalnızca
Dost, eş, arkadaş, düşman, sen oldun, ben oldum.
İSTİYORUM
Isteklerim, istemediklerimden sıyrılamamış
Isteksizce, istemsizce arzuluyorum
Istediklerin, istemsizce istemeyeceklerinden kopmuş
Isteklerimle, istediklerin istenmemiş
Alakasız istekler, isteklerimize karışmış
Biz ne istediğimizi istemlice ifade edememişken
Hayallerimiz istemsizce kaçırılmış
Istediklerinden yeni istekler oluşmuş
Istemediğim isteklerinle ikna olmaz halde kalmışım
Ne senin isteğin olmuş, ne benim ne de onun
Tüm isteklerimiz istedikleriyle kalmış
Çıkıp da diyememiş istiyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder